İnfaz Hesapalama

İnfaz Hesapalama



 İnfaz hesaplama, ceza hukukunda bir mahkeme tarafından hükmedilen hapis cezasının ne kadarının ceza infaz kurumunda geçirileceğini ve ne zaman tahliye edilebileceğini belirlemek için yapılan hesaplamadır. Türkiye’de ceza infazı, suça ve cezanın türüne göre belirli oranlarda uygulanır ve verilen cezanın tamamı cezaevinde geçirilmez. İnfaz hesaplama aracımızdan faydalanarak infaz yatar hesaplamasını kolaylıkla yapabilirsiniz.

  

İNFAZ HESAPLAMA NEDİR?

İnfaz hesaplama, bir kişinin mahkeme tarafından verilen hapis cezası doğrultusunda cezaevinde ne kadar süre kalacağını belirleyen bir yöntemdir. İnfaz hesaplama, suçun türü, işlenme tarihi, verilen ceza süresi ve hükümlünün kişisel durumu gibi çeşitli faktörlere bağlı olarak farklılık gösterir. Yargılama sonucu kesinleşen hapis cezalarının infazı, infaz hukukuna uygun şekilde gerçekleştirilir ve infaz hesaplama yöntemiyle kişinin cezaevinde ne kadar süre kapalı veya açık cezaevinde kalacağı, denetimli serbestlikten yararlanıp yararlanamayacağı gibi unsurlar belirlenir.

 

İnfaz hesaplamasının temel amacı, hükümlüye verilen cezanın ne kadarının cezaevinde geçirileceğini ve ne zaman şartlı tahliye ya da denetimli serbestlik gibi olanaklardan faydalanabileceğini hesaplamaktır. Türkiye’de infaz hesaplaması, özellikle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun, 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu ve 5402 sayılı Denetimli Serbestlik Kanunu’na dayanarak yapılır. Bu kanunların yanı sıra, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ve Adalet Bakanlığı genelgeleri de infaz hesaplaması sürecini doğrudan etkileyebilir.

 

İNFAZ HESAPLAMASINDA ETKİLİ HUSUSLAR

İnfaz hesaplaması, verilen cezanın türüne, suçun niteliğine ve işleniş tarihine göre farklılık gösterir. Örneğin, adi suçlarda infaz hesaplamasında uygulanacak oran genellikle cezanın 2/3’ü olarak belirlenirken, terör ve uyuşturucu suçları gibi daha ağır suçlarda bu oran 3/4 olarak uygulanır. Bu oranlar, hükümlünün cezaevinde geçireceği süreyi belirler ve cezaevinde iyi hâl gösteren hükümlüler için bu süre, koşullu salıverme imkânı ile daha da kısalabilir.

 

Cezanın infazına başlanabilmesi için mahkeme kararının kesinleşmesi ve hükümlünün cezaevine girmesi gerekir. Kararın kesinleşmesinin ardından infaz savcılığı, gerekli işlemleri başlatır ve infaz hesaplamasını yapar. Bu süreçte, hükümlünün cezasının ne kadarını kapalı cezaevinde geçireceği, hangi aşamada açık cezaevine geçebileceği ve ne zaman denetimli serbestlikten faydalanabileceği gibi bilgiler belirlenir.

 

İNFAZ HESAPLAMASINDA KULLANILAN KANUNLAR VE DÜZENLEMELER

İnfaz hesaplaması yapılırken dikkate alınan temel yasalar şunlardır:

 

5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun: Bu kanun, Türkiye’deki infaz sisteminin temelini oluşturur ve infaz hesaplamasının nasıl yapılacağını belirler. Cezaların infaz süresi, kapalı ve açık cezaevi aşamaları ve denetimli serbestlik süreçleri bu kanuna göre şekillenir.

4675 Sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu: Bu kanun, infaz sürecinde çıkabilecek sorunlar ve itirazlar karşısında başvurulacak yasal yolları düzenler. Hükümlülerin infaz sırasında karşılaştıkları hak ihlalleri veya infaz hesaplamasına itiraz etmeleri durumunda bu kanun devreye girer.

5402 Sayılı Denetimli Serbestlik Kanunu: Denetimli serbestlik uygulamaları bu kanuna dayanır. Hükümlüler, ceza sürelerinin belli bir kısmını tamamladıktan sonra kalan sürelerini denetimli serbestlik kapsamında dışarıda geçirebilirler. Bu uygulama, infaz hesaplamasında önemli bir yer tutar çünkü cezaevinde kalış süresini önemli ölçüde kısaltabilir.

SUÇ TÜRÜNE GÖRE İNFAZ HESAPLAMA

Her suç tipi için infaz hesaplaması farklı şekillerde yapılır. Örneğin, adi suçlarda cezanın 2/3’ü, terör ve uyuşturucu suçları gibi daha ağır suçlarda ise cezanın 3/4’ü cezaevinde geçirilir. Bu oranlar, kişinin ne kadar süre cezaevinde kalacağını belirler ve infaz hesaplamasının temelini oluşturur.

 

Uyuşturucu Ticareti Suçları: Bu tür suçlar için koşullu salıverme oranı 3/4 olarak uygulanır. Yani, verilen cezanın dörtte üçü cezaevinde geçirildikten sonra, kalan süre için koşullu tahliye imkânı doğar.

Adi Suçlar: Adi suçlarda koşullu salıverme oranı genellikle 2/3 olarak belirlenir. Bu, adi suç işleyen bir hükümlünün, cezasının üçte ikisini çektikten sonra koşullu salıverilme hakkına sahip olabileceği anlamına gelir.

Müebbet Hapis Cezası: Süreli hapis cezalarından farklı olarak, müebbet hapis cezası alan bir hükümlünün infaz hesaplamasında, koşullu salıverme süresi genellikle 24 yıl olarak belirlenir.

Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis: Bu ceza türünde, koşullu salıverilme imkânı genellikle 30 yıl sonra doğar. Yani, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan bir kişi, infaz hesaplamasına göre 30 yıl cezaevinde kalmak zorundadır.

DENETİMLİ SERBESTLİK VE İNFAZ HESAPLAMASI

Denetimli serbestlik, hükümlülerin cezalarının belirli bir kısmını dışarıda, topluma uyum sağlayarak geçirmelerini sağlayan bir sistemdir. Bu süre, cezanın kalan son 1 yılını kapsar. Ancak, suçun niteliğine ve işlenme tarihine bağlı olarak denetimli serbestlik süresi değişiklik gösterebilir. İnfaz hesaplamasında, hükümlünün ne zaman denetimli serbestliğe çıkabileceği de dikkate alınır.

 

Denetimli serbestlik süresi, kişinin cezaevi dışında geçireceği süreyi ifade eder ve infaz hesaplamasında önemli bir faktördür. Örneğin, adi suçlardan hüküm giyen bir kişi, cezasının 1 yılını denetimli serbestlik kapsamında geçirebilirken, terör suçları veya cinsel suçlar gibi daha ağır suçlarda bu süre kısalabilir ya da hiç uygulanmayabilir.

 

YAŞ VE SUÇ TARİHİ GİBİ DİĞER ETMENLER

İnfaz hesaplamasında dikkate alınan diğer önemli faktörler arasında hükümlünün yaşı ve suçun işlendiği tarih yer alır. Suç tarihi, uygulanacak yasal düzenlemeleri belirlediği için büyük önem taşır. Örneğin, belirli tarihler arasında işlenen suçlar için çıkarılan af veya indirim yasaları, infaz hesaplamasını doğrudan etkileyebilir. Aynı şekilde, hükümlünün yaşı da infaz süresini etkileyebilir. Yaşlı veya ağır hasta hükümlüler, cezaevinde geçirecekleri süre bakımından bazı avantajlar elde edebilirler.

 

İnfaz hesaplama, hapis cezasına çarptırılan bir kişinin ne kadar süre cezaevinde kalacağını belirleyen kritik bir süreçtir. Verilen cezanın türü, suçun niteliği, işlenme tarihi ve hükümlünün kişisel durumu gibi birçok faktör bu hesaplamayı etkiler. Türkiye’de infaz hesaplaması, ilgili kanunlar ve düzenlemeler doğrultusunda yapılır ve her suç tipi için farklı süreler öngörülür.

 

KESİNLEŞEN MAHKEME KARARININ İNFAZA GÖNDERİLMESİ

Ceza mahkemelerinin verdiği mahkumiyet kararları, hangi hükümlü için hangi ceza verilmişse, her ilam ayrı ayrı kesinleştirilerek yargılamanın yapıldığı yerin infaz savcılığına iletilir. İnfaz savcılığı, bu kararın ardından infaz hesaplama işlemini yapar. Ceza mahkemesi, kesinleşen kararı, hükümlünün adresine bakmaksızın, yargılamanın yapıldığı bölgedeki Cumhuriyet Başsavcılığına yollar. Her Cumhuriyet Başsavcılığının kendi iş bölümüne göre belirlediği bir infaz savcılığı bulunur ve bu savcılık cezaların infaz sürecini yürütmekle sorumludur.

 

Yeni Türk Ceza Kanunu’na (TCK 5237) göre her bir ceza bağımsızdır, cezalar yargılama aşamasında birleştirilmez (içtima edilmez). Bu nedenle, ceza mahkemesi tarafından kesinleşen her ceza ayrı ayrı kesinleştirilir ve yine yargılamanın yapıldığı yerin infaz savcılığına gönderilir.

 

Örnek vermek gerekirse, (K) isimli sanık Ankara’da bir suç işlemiş ve İstanbul 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanmıştır. Yargılama sırasında sanık, adresini Kırıkkale olarak bildirmiştir. Sonuç olarak, sanık 2 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştır. İstanbul 5. Asliye Ceza Mahkemesi, karar kesinleştikten sonra ilamı Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığına değil, kendi bölgesindeki İstanbul İnfaz Cumhuriyet Savcılığına infaz için gönderecektir.

 

İnfaz Aşaması, mahkeme tarafından verilen cezanın yerine getirildiği süreçtir. Hapis cezaları açısından, infaz aşaması cezanın kesinleşmesiyle başlar ve hükümlünün bihakkın tahliye tarihine kadar devam eder. Adli para cezaları için ise infaz, cezanın kesinleşmesiyle başlar ve adli para cezasının tamamen ödendiği tarihte sona erer.https://www.bvkhukuk.com.tr/ Bu aşamada, infaz hesaplama yapılarak hükümlünün ne kadar süre hapis yatacağı, denetimli serbestlikten yararlanıp yararlanamayacağı gibi unsurlar belirlenir.

 

İnfaz sürecinden sorumlu kişi, infaz savcısıdır ve infaz hesaplama işlemi de bu savcı tarafından yapılır. Hükümlünün infaz aşamasındaki sıfatı “hükümlü” olarak tanımlanır. Ayrıca, infaz aşamasında suçu işleyen kişinin farklı sıfatları da bulunur:

 

Hükmen Tutuklu: Mahkeme kararı sırasında tutuklanmamış olup, son duruşmada ceza alarak tutuklanan kişiye denir. Bu kişilerin cezası henüz kesinleşmemiştir. Cezaları kesinleşince, bu kişiler “hükümlü” sıfatını alırlar.

Hükümözlü: Kapalı cezaevinde tutuklu iken hakkında mahkeme tarafından ceza verilmiş, ancak kararı henüz kesinleşmemiş kişiye hükümözlü denir. Hükümözlü kişiler, cezası istinaf veya temyiz aşamasında olan ve kesinleşmemiş hükümlerdir. Cezası kesinleşince, hükümözlüler de hükümlü sıfatını kazanırlar.

Hükümlü: Ceza mahkemesi tarafından verilen cezası kesinleşmiş kişilere hükümlü denir. Hükmen tutuklu veya hükümözlü olan kişilerin cezaları kesinleşince, hükümlü koğuşlarına aktarılırlar.

İnfaz aşamasında, infaz yatar hesaplama işlemi büyük önem taşır. İnfaz yatar hesaplama, hükümlünün ne kadar süre cezaevinde kalacağını belirlemek için yapılır ve cezanın kapalı cezaevinde mi yoksa açık cezaevinde mi çekileceği gibi detayları içerir.

 

İNFAZ HESAPLAMA ŞARTLARI NELERDİR?

Yatar süresi yani infaz yatar hesaplama işlemi, kesinleşmiş hapis cezasına çarptırılan bir kişinin cezaevinde ne kadar süre kalacağını belirleyen önemli bir hukuki süreçtir. Hükümlü olan kişiler için infaz yatar hesaplama, cezalarının ne kadar süresini kapalı ya da açık cezaevinde geçirecekleri en çok merak edilen konulardan biridir. infaz yatar hesaplamada, kişinin geçmişi, suçu işlediği dönemdeki hukuki durum ve özel koşulları gibi çeşitli faktörler dikkate alınır. infaz yatar hesaplamada süreyi etkileyen olumlu ya da olumsuz pek çok unsur bulunmaktadır. İşte bu unsurlar:

 

Suçun İşlendiği Tarih: Bir suçun ne zaman işlendiği, infaz yatar hesaplamada önemli bir kriterdir. Bu tarih, ceza hukukunda geçerli olan yasaların değişmesine göre, cezanın süresi üzerinde doğrudan etkili olabilir.

Suçu İşleyenin Kadın Olması ve Küçük Çocuğa Sahip Olup Olmaması: Kadın suçlular için, özellikle üç yaşından küçük bir çocuğu olanların durumunda, infaz hesaplaması farklılık gösterebilir. Bu durum, sosyal ve ailevi durumlar göz önünde bulundurularak infaz yatar hesaplamaya dahil edilir.

İşlenen Suçun Türü: Hangi suçun işlendiği, infaz yatar hesaplama üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Uyuşturucu ticareti, adam öldürme veya hırsızlık gibi farklı suç tipleri için belirlenen infaz süreleri değişiklik gösterir. Bazı suçlar için koşullu salıverilme süreleri daha uzun olabilirken, bazı suçlarda bu süre daha kısa olabilir.

Suç İşleyenin Yaşı: Kişinin yaşı da infaz süresini etkileyen önemli bir faktördür. Özellikle yaşı ilerlemiş olan kişiler için sağlık durumu gibi faktörler infaz süresinde indirime neden olabilir.

Suçun Tekrar İşlenmesi (Mükerrerlik): Suçun ilk defa mı yoksa tekrar mı işlendiği infaz süresini doğrudan etkiler. Eğer kişi aynı veya benzer bir suçu daha önce işlemişse, bu durum cezanın infazında sürenin uzamasına yol açabilir.

Mükerrer Suçun Tekrarı: Bir kişi, ikinci kez mükerrer suç işlediğinde bu durum infaz süresini daha da uzatabilir. Yani kişi, daha önce işlediği bir suçtan dolayı ceza aldıktan sonra tekrar benzer bir suç işlediğinde, infaz süresi buna göre yeniden değerlendirilir ve süre uzatılır.

Cezaevinden Firar Etme Durumu: Cezaevinde yatan bir kişinin firar girişiminde bulunması veya kaçması da infaz süresine olumsuz yansır. Firar eden hükümlüler, yakalandıklarında bu eylemleri nedeniyle infaz süreleri daha uzun olabilir.

Suçun İşlendiği Dönemde Geçerli Olan İnfaz Yasası: Suçun işlendiği tarihte yürürlükte olan infaz kanunları da büyük önem taşır. İnfaz süresi, suçun işlendiği zamandaki kanun hükümlerine göre belirlenir.

Cezaevinde Geçirilecek Süredeki İnfaz Yasası: Suçun işlendiği tarih kadar, cezanın infaz edileceği dönemdeki infaz yasaları da önemlidir. Yani kişi cezaevine girdiğinde, cezasını çekerken infaz kanunlarında yapılan değişiklikler de infaz süresine etki edebilir.

İnfaz hesaplaması bu unsurların ışığında yapılır ve hükümlünün ceza süresinin ne kadarını cezaevinde geçireceği belirlenir.

 

YENİ İNFAZ DÜZENLEMESİ KAPSAMINDA İNFAZ YATAR HESAPLAMASI

Yeni infaz düzenlemesi doğrultusunda, bazı suçlar hakkında infaz yatar hesaplama örnekleri incelendiğinde belirli süreler ön plana çıkmaktadır.. Belirlenen süreler tamamlandıktan sonra hükümlüler açık ceza infaz kurumlarına geçebilecekler. Suç tiplerine göre kapalı cezaevinde kalınacak süreler aşağıdaki gibidir:

 

Kasten öldürme suçu işleyen ve müebbet hapis cezası alan bir kişi, 16 yıl kapalı ceza infaz kurumunda kalacak (infaz oranı 2/3).

Kasten öldürme suçundan 20 yıl hapis cezasına çarptırılan biri, 3 yıl 5 ay kapalı cezaevinde kalacak (infaz oranı 2/3).

Kasten öldürme suçundan 15 yıl hapis cezası alan kişi, 3 ay kapalı cezaevinde kalacak (infaz oranı 2/3).

Dolandırıcılık suçundan 20 yıl hapis cezası alan hükümlü, 3 ay kapalı cezaevinde kalacak (infaz oranı 1/2).

Dolandırıcılık suçundan 9 yıl ceza alan kişi ise 1 ay kapalı ceza infaz kurumunda bulunacak (infaz oranı 1/2).

Hırsızlık suçu işleyen ve 16 yıl hapis cezası alan biri, 3 ay kapalı cezaevinde yatacak (infaz oranı 1/2).

Hırsızlık suçundan 9 yıl ceza alan kişi, 1 ay kapalı cezaevinde kalacak (infaz oranı 1/2).

Uyuşturucu ticareti suçundan 12 yıl 6 ay hapis cezası alan bir kişi, 5 ay kapalı cezaevinde kalacak (infaz oranı 3/4).

Uyuşturucu ticareti suçundan 8 yıl 4 ay ceza alan bir hükümlü, 1 ay kapalı ceza infaz kurumunda bulunacak (infaz oranı 3/4).

Cinsel suçlardan 10 yıl hapis cezası alan biri, 9 ay kapalı cezaevinde kalacak (infaz oranı 3/4).

Cinsel suçlardan 9 yıl hapis cezası almış bir kişi, 1 ay kapalı cezaevinde kalacak (infaz oranı 3/4).

Yağma suçundan 16 yıl hapis cezası alan kişi, 3 ay kapalı cezaevinde yatacak (infaz oranı 1/2).

Yağma suçundan 9 yıl hapis cezası almış bir hükümlü, 1 ay kapalı cezaevinde kalacak (infaz oranı 1/2).

Eşe karşı kasten yaralama suçundan 10 yıl hapis cezasına çarptırılan bir kişi, 9 ay kapalı ceza infaz kurumunda kalacak (infaz oranı 2/3).

Eşe karşı kasten yaralama suçundan 9 yıl hapis cezası alan hükümlü, 1 ay kapalı cezaevinde kalacak (infaz oranı 2/3).

Normal kasten yaralama suçundan 9 yıl hapis cezası almış kişi, 1 ay kapalı cezaevinde kalacak (infaz oranı 1/2).

İnfaz yatar hesaplama, suçun türüne ve ceza süresine göre kapalı ceza infaz kurumlarında kalınacak süreleri göstermektedir.

 

İNFAZ YATAR HESAPLAMA NASIL YAPILIR?

İnfaz yatar hesaplama, ceza hukuku kapsamında mahkumların cezalarının ne kadarını fiilen cezaevinde geçireceklerini belirlemek için kullanılan bir yöntemdir. İnfaz yatar hesaplama, özellikle mahkumların almış oldukları cezaların infaz sürecinde uygulanması gereken hukuki esaslar doğrultusunda yapılır.

 

Öncelikle, bir mahkumun cezasının infaz yatar hesaplaması yapılırken dikkat edilen birçok unsur vardır. Bu unsurlar arasında, cezanın türü, süresi, denetimli serbestlik hükümleri, iyi hal indirimi ve diğer infaz hukuku kuralları yer alır. İnfaz yatar hesaplama özellikle uzun süreli hapis cezalarında, mahkumların gerçekte cezaevinde ne kadar süre kalacaklarını doğru bir şekilde belirlemek için kullanılır.

 

Örneğin, bir kişi 10 yıl hapis cezası aldıysa, doğrudan 10 yıl cezaevinde kalacağı anlamına gelmez. İnfaz yatar hesaplama yapılırken, infaz yasasında belirtilen şartlar uygulanır. Türk hukukunda genel olarak 2/3 oranında infaz süresi uygulanır, yani 10 yıl ceza alan bir kişi infaz yatar hesaplama sonucunda yaklaşık 6 yıl 8 ay cezaevinde kalabilir. Ancak, burada denetimli serbestlik ve iyi hal gibi faktörler de devreye girer. İnfaz yatar hesaplama ile mahkumların belirli sürelerde iyi hal göstermesi durumunda ceza sürelerinde indirim yapılabilir.

 

İnfaz hukukunda değişiklikler olduğunda, infaz yatar hesaplama süreci de buna göre güncellenir. Örneğin, denetimli serbestlik yasalarında yapılan değişiklikler veya infaz rejimindeki reformlar infaz yatar hesaplama süresini doğrudan etkileyebilir. Bir mahkumun cezaevinde fiilen ne kadar süre geçireceği, infaz yatar hesaplama yöntemlerine göre değişkenlik gösterebilir. İnfaz yatar hesaplamanın temel amacı, mahkumların hem toplum güvenliğini sağlamak hem de onların yeniden topluma kazandırılmasını teşvik etmektir.

 

Denetimli serbestlik hükümleri infaz yatar hesaplamada önemli bir rol oynar. Bu hüküm, cezasının belirli bir kısmını tamamlayan mahkumların, kalan cezalarını denetimli bir şekilde cezaevi dışında geçirmesine olanak tanır. Ancak denetimli serbestlik sürecine geçilebilmesi için infaz yatar hesaplama sonucunda gerekli koşulların yerine getirilmesi gerekir. Örneğin, mahkumun cezasının son bir yılı için infaz yatar hesaplama yapılırken denetimli serbestlik şartları da göz önünde bulundurulur.

 

Ayrıca, bazı suçlar için özel infaz rejimleri uygulanabilir. Örneğin, terör suçları veya cinsel suçlar gibi suçlardan mahkum olanlar için infaz yatar hesaplama farklı olabilir. Bu tür suçlar için cezanın daha büyük bir kısmı cezaevinde geçirilir ve denetimli serbestlik uygulanmaz. Dolayısıyla, bu suçlardan hüküm giyen kişiler için infaz yatar hesaplama süreci daha katı kurallara bağlıdır.

 

Mahkumların cezalarını cezaevinde geçirdikleri süre boyunca gösterdikleri iyi hal de infaz yatar hesaplama sürecini etkileyen önemli bir faktördür. Cezaevi yönetimi tarafından iyi halli olduğu belirlenen mahkumlar, infaz yatar hesaplama sonucunda ceza sürelerinde indirim alabilirler. İyi hal indirimi, mahkumların rehabilitasyon süreçlerini destekleyen bir unsur olarak değerlendirilir.

 

SUÇ TARİHİ 30.03.2020 ÖNCESİ OLAN SUÇLAR İÇİN İNFAZ YATAR HESAPLAMA

Hükümlünün koşullu salıverilme tarihine 1 yıl kala, denetimli serbestlik uygulaması başlatılabilmektedir. Ancak, yapılan son düzenlemeyle birlikte 30.03.2020 tarihinden önce işlenen suçlar için bu süre 1 yıldan 3 yıla uzatılmıştır. Bu tek seferlik değişiklik, cezaevlerindeki yoğunluğun azaltılmasını amaçlamaktadır.

 

Bu düzenleme sonrasında, belirli suçlar dışında, 6 yıl veya daha kısa süreli hapis cezası almış hükümlüler için tahliye imkânı doğmuştur. Örneğin, 30.03.2020’den önce işlediği bir suçtan dolayı 6 yıl hapis cezasına çarptırılan bir hükümlü, ilk 3 yılını denetimli serbestlikle geçirirken, kalan 3 yılını ise koşullu salıverilme ile cezaevinden uzak bir şekilde tamamlayacaktır. Burada önemli olan, suçun 30.03.2020 tarihinden önce işlenmiş olmasıdır; mahkeme kararının bu tarihten sonra verilmiş olması, düzenlemeye etki etmemektedir.https://www.bvkhukuk.com.tr/